Yükseköğretimde Kalite

Sunumu görmek için tıklayınız.

Sunumun vidyo kaydı için tıklayınız.

Yükseköğrenimde Kalite başlıklı ÜNDER toplantısı 19 Aralık 2024, Perşembe akşamı Biruni Üniversitesi Rektörü, Sayın Prof. Dr. Adnan Yüksel’in evsahipliğinde Biruni Üniversitesi Topkapı yerleşkesinde gerçekleşti.

ÜNDER Başkanı Sayın Prof. Dr. Muhammed KURULAY’ın ÜNDER faliyetlerini anlattığı açılış konuşması, Biruni Üniversitesi Rektörü, Sayın Prof. Dr. Adnan Yüksel in açılış ve kapanış konuşmaları ve  Rektör Yardımcısı Sayın Prof. Dr. Mustafa Solak’ın sunumundan oluşan yemekli programa çok sayıda ÜNDER üyesi akademisyen katıldı.

Prof. Dr. Adnan Yüksel yaptığı konuşmalarda Türkiye’de üniversitelerin işleyişi, akademik personelin çalışma ahlakı ve eğitim sistemine ilişkin eleştiriler ile çözüm önerilerine değindi. Rektör Hoca, Türkiye’nin akademik camiasında daha disiplinli ve sonuç odaklı bir çalışma kültürüne ihtiyaç olduğunu vurguladı. Akademisyenlerin, üniversite öğrencilerinin sadece bilgiyle donatılması değil, aynı zamanda düşünme, problem çözme ve yaratıcı olma becerilerini geliştirme sorumluluğunu taşıdığını ifade ettti. Eğitim süreçlerinin yalnızca ders anlatımıyla sınırlı olmaması gerektiğini, öğrencilerin yeteneklerini keşfetmek ve potansiyellerini ortaya çıkarmak için çaba gösterilmesi gerektiğini belirtti.

 

Rektör, akademik camiada eleştirel düşüncenin eksikliğinden ve yeniliklere karşı isteksizlikten yakınarak, üniversitelerde daha proaktif bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini ifade etti. Özellikle araştırma projeleri ve yenilikçi programların geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan konuşmasında, akademisyenlerin daha fazla sorumluluk alarak topluma ve bilime katkı sağlamalarının gerekliliği üzerinde durdu. Ayrıca, bireylerin ve kurumların çalışkanlığı ve özverisiyle fark yaratabileceği, üniversitelerin bu süreçte öncü bir rol oynaması gerektiğini ifade etti.

Akademisyenlerin ve yöneticilerin, öğrencilerden başlayarak topluma örnek olacak bir çalışma etiği ve yaşam tarzı benimsemesi gerektiği dile getirdi. Kalite odaklı bir eğitim anlayışının yerleşmesi için bireylerin ve kurumların birbirlerini desteklemesi ve bu sürecin sürdürülebilir hale getirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Rektör Hoca, toplumun tüm kesimlerinin iş birliğiyle Türkiye’nin akademik alanda ilerleyebileceğine dair inancını dile getirdi.

Prof. Dr. Mustafa Solak’ın “Yüksek Öğretimde Kalite” başlıklı sunumu, yükseköğretimde kalite kavramını ve bu alandaki süreçlerin önemini kapsamlı bir şekilde ele almaktadır. Kalite, bir üniversitenin eğitim-öğretim, araştırma, topluma hizmet ve ekonomik katkı gibi temel görevlerini en iyi şekilde yerine getirebilmesi için vazgeçilmez bir unsurdur. Günümüzde üniversitelerin, küresel rekabet ortamında mezunlarının uluslararası standartlara uygun niteliklerle donatılmasını sağlaması gerektiği vurgulanmıştır. Kalite, mükemmeliyet, sürekli iyileştirme ve belirli amaçlara uygunluk gibi kriterlerle tanımlanmakta, hem kurumsal hem de bireysel düzeyde sürdürülebilir bir sistemin temel taşı olarak görülmektedir.

Kalite güvencesi sistemlerinin eğitim-öğretimden yönetime, bilimsel faaliyetlerden hizmet süreçlerine kadar her alanda uygulanması gerekliliği sunumda sıkça dile getirilmiştir. Akreditasyon süreçlerinin bu kapsamda üniversitelere ulusal ve uluslararası ölçekte tanınırlık kazandırdığı, böylece mezunların diploma denkliği ve istihdam olanaklarında avantaj sağladığı ifade edilmiştir. Kalite süreçlerinin etkin yönetimi için planlama, uygulama, kontrol ve iyileştirme döngüsünün titizlikle uygulanması gerektiği belirtilmiş; stratejik planlamanın, ölçme ve değerlendirme sistemlerinin kurumlar için taşıdığı önem vurgulanmıştır. Kalitenin önündeki engeller arasında yeniliğe direnç, değişime karşı isteksizlik ve standartlaşma zorlukları yer almakta, bu durumun kurumsal verimlilik ve prestij kaybına yol açabileceği dile getirilmiştir.

Kalite güvencesi, öğrenci merkezli bir anlayışla, mezunların hem yerel hem de küresel yeterliliklerle donatılmasını, etik değerler ve liderlik becerileri kazanmalarını hedeflemektedir. Aynı zamanda, üniversitelerin uluslararası akreditasyon sistemlerine entegre olması ve küresel eğilimlere uyum sağlaması gerektiği üzerinde durulmuştur. Sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda, üniversitelerin teknoloji ve dijitalleşmeye ayak uydurması, eğitim programlarını güncel ihtiyaçlara uygun hale getirmesi ve toplumsal katkı sağlaması gerektiği ifade edilmiştir. Akreditasyon, sadece kalite güvencesinin değil, aynı zamanda üniversitelerin rekabet gücünün ve uluslararası itibarının bir ölçütü olarak tanımlanmıştır. Son olarak, kalite süreçlerinin kurumsal yapıların her seviyesinde benimsenmesi ve bu sistemlerin sürekli iyileştirilerek kalıcı hale getirilmesi gerektiği vurgulanmıştır.

Etkinlik toplu fotoğraf çekimi ile son bulmuştur.

 

About MKurulayAAkil

Check Also

Öğretmenler için Bilimsel Araştırma Projesi Hazırlama ve Yürütme Eğitimi

Öğretmenler için Bilimsel Araştırma Projesi Hazırlama ve Yürütme Eğitimi Akademisyenlerin sadece üniversitelerine karşı değil aynı …

Bir yanıt yazın